Semptomoloji

Semptom (simptom) : Gözle görülen hastalık belirtilerine semptom denir. Semptomlardan bahseden bilim dalına ise semptomoloji denir.

Nekroz : Doku ölümüdür.

Semptomlarına bakılarak hastalığın teşhis edilmesinde karşılaşılan zorluklar nelerdir?
  1. Her hastalığın konukçu bitkinin değişik gelişme devrelerinde gösterdiği semptomlar birbirinden farklı olabilir. Örneğin patates mildiyösünde önceleri yapraklarda yağ damlası şeklinde sarı lekeler görüldüğü halde hastalık ilerledikçe yaprak kurur ve kahverengi bir görüntü verir.
  2. Aynı anda konukçu bitki üzerinde bir den fazla hastalığın semptomları görülebilir. Örneğin bağlarda külleme ve mildiyö hastalığı aynı anda görülebilir. Bu durumda yapraklarda sarı yağ damlası şeklinde lekelerin yanında bitkinin tamamı un serpilmiş gibi bembeyaz toz halinde görülebilir.
  3. Semptomlar konukçunun değişik organlarında değişik şekilde görülebilir. Örneğin bağ küllemesinde yapraklar unlu bir madde ile kaplanması yanında üzüm daneleri çekirdek görülünceye kadar çatlar.
  4. Bazen her hangi bir semptom birden fazla etken tarafından meydana getirilebilir. Örneğin solgunluğa toprakta suyun olmaması neden olabileceği gibi don, aşırı sıcaklık, değişik kök hastalıkları da sebep olabilmektedir.
Bitkilerde oluşan gözle görülebilir Semptomlar Nelerdir?
  1. Nekrotik Semptomlar
    1. Solgunluk : Hücre içindeki suyun azlığından dolayı basıncın azalması ile bitki solar. Turgor basıncının düşmesi bitkiyi soldurur, artması solgunluğu giderir. Nedenleri ise; toprak altında bazı fungusların bitkiye zarar vermesi, su kaybı ve sıcaklıktır. Turgor basıncının düşmesine neden olan bütün unsurlar bitkiyi soldurur. Bitkiyi solduran nedenler:
      1. Kuraklık nedeniyle bitki topraktan yeteri kadar su alamazsa solar.
      2. Hava sıcaklığının çok yüksek olması nedeni ile bitki topraktan aldığı sudan fazlasını terleme ile verirse solar.
      3. Topraktaki suyun tuzlu, asitli oluşu nedeni ile bitki bu sudan yararlanamıyorsa solar.
      4. Topraktaki sıcaklığın 0°C civarına düşmesi halinde bitki kök faaliyetleri durur ve bitki su alamayarak solar.
      5. Şiddetli soğuklar sonucunda bitkiler donma noktasına yakınsa yani hücreler suyunu hücreler arası boşluğu vermiş ve tekrar bu suyu alamamış ise bitki solar.
      6. Bitkilerin iletken boruları fungus, bakteri, virüs vs. ile tıkalı ve bozulmuş ise bitki solar.
    2. Sulanma : Bitkilerde hava ile dolu olan hücreler arası boşlukların su ile dolması sonucunda, yaprakların yağlımsı, sulu, şeffaf ve suda haşlanmış gibi görünmesidir. Bu semptomlara bakteriyel yaş çürüklükte ve fazla su içeren yaprakların dona maruz kalması halinde rastlanabilir.
    3. Lekeler : Paraziter ve paraziter olmayan nedenlerden ileri gelen doku nekrozlarıdır. Hastalıkların tanımında önemli role sahiptirler. Lekelerin şekline, sağlam dokudan ayrılmasının tedrici oluşuna, rengine, büyüklüğüne vs. bakılarak hastalıklar teşhis edilebilir. Lekeler fizyolojik, mekaniksel, paraziter ve kimyasal nedenlerle oluşabilmektedirler.
    4. Yanma : Yanma olayı ani olarak yaprakların fazla miktarda su kaybetmesidir. Yanıklık ise özellikle yaprak, çiçek ve genç sürgünlerde sık rastlanan, kısa sürede hızla ilerleyip büyüyen ve lekelerden farklı olarak sınırları belli olmayan nekrozlardır. Yanıklıklar yüksek sıcaklık, kuraklık, hastalık ve yoğun kimyasal madde püskürtme sonucunda ani su kaybı ile meydana gelmektedir.
    5. Renk değişiklikleri :
      1. Kloroz (sarılık) : Yapraklarda klorofil maddesinin teşekkül edememesi veya klorofilin zararlanması sonucunda yapraklarda oluşan sararmadır.
      2. Diğer renk değişiklikleri : Yapraklarda portakal renginden kahverengiye kadar renk değişikliği görülebilir. Bunlara mineral madde noksanlığı, fungus, bakteri ve virüsler neden olabilir.
    6. Geriye doğru ölüm : Sürgünlerin uçtan başlayarak gövdeye ve köke doğru kurumasıdır. Nedenleri ise;
      1. Kuru ve sıcak rüzgarlar
      2. Bazı fungal ve bakteriyel nedenler
      3. Bitki köklerinin her hangi bir geçirimsiz tabakaya denk gelmesi (kayalar gibi)
    7. Kanser ve yaralar : Paraziter ve paraziter olmayan nedenlerle meydana gelen ölü, yarık, çökük alanlara yara denir. Kapanmayan yaralara ise kanser denir. Kallus (bitkilerde yara dokusu). Bitkilerde yaralanma ve çeşitli sebeplerle ortaya çıkan yaralar, çevresel nedenlerle; çarpma, mekaniksel, doğal yağışlar, dolu, ani sıcaklık yükselmesi, turgor basıncının ani yükselmesi gibi nedenlerle oluşan yaralar.
    8. Baygınlık : Çoğunlukla fideliklerde kendini gösterir. Nedenleri;
      1. Patojenlerin kök bölgesinde yaptığı tahribatlar
      2. Toprak altında her hangi bir mikro veya makro canlıların yaptığı tahribatlar
      3. Toprakta bulunan su ve suda erimiş besin maddelerinin az olması nedeni ile bitkinin yeterince alamaması.
    9. Çürükler : Canlı bitki dokularının dış koşullar ve parazitler tarafından tahrip edilmesi ve ayrışması sonucunda meydana gelir. Bakteriyel hastalıklar sulu çürüklük, fungal hastalıklar kuru çürüklük.
    10. Akıntılar : Hücre zarının erimesi sonucunda hücre öz suyu hücreler arası boşluğa akar. Böylece bitkilerde akıntılar oluşur. Akıntıların bazıları normal fizyolojik akıntılar olup hastalıklarla ilişkisi yoktur. Bazı bakteri enfeksiyonlarında akıntı meydana gelebilir. Akıntının içinde bakteri vardır.
  2. Şekil Değişiklikleri
    1. Basit şekil değişiklikleri : Yaprak kenarında meydana gelen bükülmeler, gövdede meydana gelen basit kıvrımlardır.
    2. Hipoplastik semptomlar : Hücre, doku ve organların normal gelişme gösterememelerinden oluşur. Büyüme ve gelişmedeki gerilemeyi ifade eder.
      1. Renksizleşme (akromatizm) : Hücrelerde kloroplast bulunmasına karşın içerisinde klorofil yoktur. Yeşil renk oluşmaz.
      2. Bodur büyüme : Besin elementlerinin noksanlığı, ışık ve suyun yetersizliği, düşük ve yüksek sıcaklıklar, boğum aralarının daha kısa olmasından dolayı gelişme geriliği görülür.
      3. Rozetleşme : Boğum aralarının üst kısımlarda bir yığılma halinde daralmalarıdır. Sıcaklık, nem gibi faktörler neden olur.
      4. Durgunluk : Bitkilerin büyümesi çok yavaştır. Bitkide hücre bölünmesinin yavaşlamasına yol açan çevresel faktörlerdir.
    3. Hiperplastik semptomlar :
      1. Erken süberin teşekkülü
      2. Gal ve tümörler (galler =böcekler, tümörler=bakteri, virüs, fungus meydana getirirler.)
      3. Biçimsiz oluşukluklar : Genetiksel olabilir. Çevresel faktörler, ısı, nem, sıcaklık, beslenme gibi.